HayrettinKaraman.net
Mobil - Metin Versiyonu

[Facebook] - [Twitter] - [YouTube] - [instagram]

Ana Sayfa | Hakkında | Makaleler | Kitaplar | Soru Konuları | Soru Listesi | Konuşmalar | Şiirler | Besteler | İndeks | Rastgele Oku | Yeniler | Geri Git | İleri Git

Bu Kitapta: Önceki Başlık | Sonraki Başlık | İçindekiler |


İmam Hatip ve İlahiyat mezunları'nın durumu16

Hürriyet gazetesi ve Kanal D'nin "İmam Hatiplerde kelime oyunu" başlığı altında verdikleri haberin nasıl bir çarpıtma olduğunu Sayın Y. Doç. Dr. Mustafa Öcal, Hürriyet'in Genel Yayın Yönetmeni'ne gönderdiği bir yazıda şöyle açıklıyor:
"Haberde söz konusu olan bilgiler 1972 yılında yayınlanan İmam-Hatip okulu yönetmeliğinde aynen var, doğru. Ancak bu haberi yapan meslektaşınız Kamuran Zeren ve gazeteye o manşeti atan sizler, yönetmelikten bir yıl sonra (1973'te) çıkan ve yönetmeliğin ilgili maddesini iptal eden 1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanununu ve özellikle kanunun 32. maddesini nasıl görmezlikten ve bilmezlikten gelirsiniz?!.. 1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu 1983'te, 2842 sayılı kanun olarak yeni anayasaya uyumlu hale getirilirken bazı değişiklikler yapıldı ve revize edildi. Ama hem 1973'teki halinde ve hem de 1983'teki halinde İmam-Hatip liselerini tanımlayan madde aynen muhafaza edildi. O maddeye göre "İmam Hatip liseleri hem mesleğe ve hem de yüksek öğretime eleman hazırlayan bir orta öğretim kurumu" olarak tanımlanmaktadır. "Kendi alanında" ifadesi, diğer meslek liseleri gibi bu okulların da adı "İmam-Hatip okulu" iken geçerli idi. Milli Eğitim Temel Kanunu ile bütün mesleki ve teknik liselerle birlikte İmam-Hatip okullarının adı da "Lise"ye çevrilince o hüküm ortadan kaldırılmıştır... Unutulmasın ki, gönderdiğim bilgiler arasında 1972 yılında "Milli Eğitim Reformu Stratejisi"ni hazırlayanların da ifade ettiği gibi, üniversiteye öğrenci hazırlamak yalnızca bir okulun tekelinde olamaz. Üstelik anayasanın 42. maddesi de "eğitimde fırsat eşitliği"nden bahsetmektedir."
İhtiyaç bulunduğu halde öğretmen olarak tayin edilmeyen ilahiyat mezunlarının yanık seslerine de bir kulak verelim:
"Bizler bir grup ilâhiyat mezunuyuz. Son 5 yıldır hemen hemen ilâhiyat mezunları öğretmenlik için atanmıyorlar gibi bir şey.17 Milli Eğitim Bakanımız sayın Hüseyin Çelik nisan ayında yaptığı açıklamada şayet 25 bin kadro verilirse 2067 Din Kültürü öğretmeni alacaklarını, şayet bu sayı 20 binle sınırlandırılırsa tüm branşların eşit oranda etkilenip buna göre ayarlama yapılacağını bildirdi. Maalesef korktuğumuz oldu toplam öğretmen kadrosu 20 bin olarak ilan edildi, fakat daha da vahimi ilahiyat mezunları Din Kültürü ve Ahkak Bilgisi Öğremenliği için 1650 kişilik bir kontenjanla % 20'lik düşüşten etkileneceğine, sanki % 70'lik bir genel kadro daraltılması varmış gibi 700 kişilik bir kadro ile sınırlandırıldılar! KPS sınavı yapıldı ilâhiyatçılar bu sınavda üstün başarı göstererek yüksek puanlar aldı. Fakat boştaki mezun çok, verilen kadro az olduğu için 80 puan ve altı bu yılki atamalarda yerini alamadı. Halbuki 65 puan alan spor akademisi mezunları daha az başarılı oldukları için daha fazla kontenjanları olduğu için atanabiliyorlar! Sizin aracılığınızla adaleti partisi'ne isim yapmış iktidar partisinin Milli Eğitim Bakanı Muhterem Hüseyin Çelik bey'e burdan sesleniyoruz: Lütfen mümkünse genel kadro sayısını 5 bin daha arttırarak başa dönün ve Din Kültürü öğretmenliğine 2067 öğretmen alın, ya da etkilenmemiz gereken oranda bizim kontenjanımızı sınırlandırıp 700'den, 1700'lere çıkartın. Bizler binbir güçlükle okuyup bu günler için yetiştirildik, neredeyse 20 yıldır okuyoruz. Aldığımız üniversite puanıyla hukuk, kamu yönetimi gibi gözde bölümlere rahatlıkla girebilirdik, fakat bir anlamda peygamber mesleği olan "ilim ve irşad" yolunu seçtik. Mesleki eğitimimizde ihtisas yaptık pedagojik formasyonumuzu aldık. Şimdi ortada kaldığımız için ana babamıza karşı mahçubuz! Çoğumuz işi olmadığı için memleketine dönemiyor. 2 yıldır nişanlı olup işsiz olduğu için evlenemiyen arkadaşlarımız var. Bu haksızlık daha ne zamana kadar sürecek!"
Yönetici, "bir kurdun aşırdığı koyundan da sorumludur", ayrıca bazı beklentilerin makul bir süresi vardır!



16 Yeni Şafak, 15.08.2003
17 Yani çok az sayıda alınıyorlar. Mesela 2002 yılında hiç alınmadı!



Buradaki iki mavi çizgi arası içerik site editörünce konulmuştur ve rastgele çıkmaktadır. İçeriğini onayladığımız anlamına gelmez, dikkatli davranın.

 
Bu Kitapta: Önceki Başlık | Sonraki Başlık | İçindekiler |

Ana Sayfa | Hakkında | Makaleler | Kitaplar | Soru Konuları | Soru Listesi | Konuşmalar | Şiirler | Besteler | İndeks | Rastgele Oku | Yeniler | Geri Git | İleri Git



   


BULUNDUĞUNUZ SAYFAYI AŞAĞIDAKİ ARAÇLARLA KULLANABİLİRSİNİZ: