HayrettinKaraman.net
Mobil - Metin Versiyonu

[Facebook] - [Twitter] - [YouTube] - [instagram]

Ana Sayfa | Hakkında | Makaleler | Kitaplar | Soru Konuları | Soru Listesi | Konuşmalar | Şiirler | Besteler | İndeks | Rastgele Oku | Yeniler | Geri Git | İleri Git

Bu Kitapta: Önceki Makale | Sonraki Makale | İçindekiler |


Önce terbiye sonra demokrasi
Baskıcılar ve hak kısıtlayıcıları, demokrasiden yana olanlara karşı son günlerde yeni bir argüman kullanmaya ve bunu çekinmeden (utanmadan da denilebilir) açığa vurmaya başladılar: Önce halkı terbiye edelim, bizim istediğimiz kimlik ve kişilik oluştuktan sonra serbest bırakalım, en geniş mânâda özgürlük ve demokrasi verelim, ama şimdi olmaz... Adamlar elleri kırbaçlı arslan terbiyecilerine benziyorlar; döverek, aç bırakarak, şartlandırmanın bütün yöntemlerini kullanarak arslanı terbiye edecekler; yani tabiatını bozacak, onu arslan olmaktan çıkaracaklar, sonra da serbest bırakacaklar; ortalıkta arslan sûretinde kediler bulunacak, terbiyeciler de korkusuz yaşayıp dolaşacaklar. İnsana, insanlığa bu gözle bakan, kendilerini kâmil insan, diğerlerini insan müsveddesi gören, Allah'ın ve çağdaş dünya insanlarının verdiklerini kendi insanlarından esirgeyen, verme alma konusu olmayan tabîî, fıtrî insan haklarına el koyup sahiplerine şantaj yapan bu bir avuç insanın nerede, hangi tahsil ile, nasıl yetiştiklerini merak ediyorum! Bir çağdaş düşünür "Bir Allah'a inanıp yalnızca O'na kulluk etmeyen insanlar kendilerini Tanrı yerine koyarlar ve eşitlerini kul köle olarak görmeye, kullanmaya kalkışırlar" diyordu; bu tesbitin uygulanışını yaşıyoruz; halkın haklarını ellerinde toplayıp kontrol edenler herhalde kendilerini Tanrı zannediyorlar! Tanrı olmadıkları ve asla olamayacakları için yanılıyorlar; yanıldıkları bir önemli nokta da insan ile hayvanı birbirine karıştırmaları, insanın tabiatı ve ihtiyaçları konusunda yanlış değerlendirmelere düşmeleridir. Bunların geçmişleri de böyle yanlış değerlendirmeler yapmışlar, aydınlanma sonrası insanlığın dîni geride bırakacağı kehânetinde bulunmuşlardı; bu kehânet tutmadı, şimdi yeni kahinler üçüncü bin yılın dinlerin yılı olacağını, büyük çapta dinler arası savaş yaşanacağını söylüyorlar. Bir başkası insanların açlık ve sefâlet yüzünden dîne sarıldıklarını, servetin eşit dağıtılması ve köleleştiren ihtiyacın ortadan kaldırılması hâlinde dînin de unutulacağını söylemişlerdi, bu da tutmadı; perde kalkınca insanların din duygusunu muhâfaza ettikleri ve ekmek kadar onu da aradıkları görüldü. Zaten refahın tabana doğru yayıldığı hür ve kalkınmış toplumlarda da dînin, dinî hayatın geride bırakılması bir yana zaman zaman canlandığı görülüyordu.
Kendilerini Tanrı yerine koyup toplum mühendisliğine soyunanları kısa vadede ıslâh etmek, değiştirmek mümkün değildir. Onların metodları diyalog, iknâ, uzlaşma, tabîî gelişmeye ayak uydurma... değildir; bildikleri ve yaptıkları baskıdır, dayatmadır, güç kullanmadır. Durum böyle olunca iş başa düşmekte, kedileştirilmek istenen arslanların, tabîî mâhiyet ve niteliklerine sahip çıkmaları, zorla değiştirilmeye karşı meşrû direnme haklarını kullanmaları gerekmektedir. Bu direnişin çağımızdaki yolu/adı insan haklarıdır, demokrasidir, sivil insiyatiftir. Hiçbir beşerî güç milletin gücünden büyük değildir, hiçbir beşerî irâde millî irâdenin üstünde olamaz. Asıl ıslâha, eğitilmeye (nezaketen terbiyeye demiyoruz) muhtaç olanlar, kendilerini milletin, irâdelerini millî irâdenin yerine koyanlardır; onları yola getirecek olan da millî irâdedir. Tabiat boşluğa izin vermez, millî irâdenin bulunmadığı, kendini gösteremediği, etkisini fiilen ortaya koyamadığı yerlerde ve zamanlarda başka irâdeler onun yerini alırlar, "Devlet benim, millet benim, insan benim..." demeye başlarlar.
Ey millet uyan, kendine gel, irâdene sahip çık, temsilcilerini iyi seç, takip et, denetle, hesap sor, işe yaramayanı değiştir, sen vesayete muhtaç değilsin, rüşdünü isbat et ki kendini bilmezler seni gütmeye kalkışmasınlar!


 


Buradaki iki mavi çizgi arası içerik site editörünce konulmuştur ve rastgele çıkmaktadır. İçeriğini onayladığımız anlamına gelmez, dikkatli davranın.

 
Bu Kitapta: Önceki Makale | Sonraki Makale | İçindekiler |

Ana Sayfa | Hakkında | Makaleler | Kitaplar | Soru Konuları | Soru Listesi | Konuşmalar | Şiirler | Besteler | İndeks | Rastgele Oku | Yeniler | Geri Git | İleri Git



   


BULUNDUĞUNUZ SAYFAYI AŞAĞIDAKİ ARAÇLARLA KULLANABİLİRSİNİZ: