HayrettinKaraman.net
Mobil - Metin Versiyonu

[Facebook] - [Twitter] - [YouTube] - [instagram]

Ana Sayfa | Hakkında | Makaleler | Kitaplar | Soru Konuları | Soru Listesi | Konuşmalar | Şiirler | Besteler | İndeks | Rastgele Oku | Yeniler | Geri Git | İleri Git

Bu Kitapta: Önceki Başlık | Sonraki Başlık | İçindekiler | Kelime İndeksi |


Diş Dolgusu

Diş dolgusu hakkında sizin görüşünüzü almak istiyorum. Bu konu hakkında bir çok cami imamı ile görüştüm ve farklı cevaplar aldım. Hatta birçok ilmihali de okudum. Konu biraz sizin için basit olabilir, fakat konuya bir açıklık getirebilirseniz memnun olurum. Ben Hanefi mezhebine riayet eden bir kişiyim ve dişime dolgu yaptırmak istiyorum. Dolgu yaptırdıktan sonra belli mevzularda Şâfiî mezhebini taklit etmem gerektiğini okudum. Sizce dolgu yaptırdıktan sonra [gusül, abdest gibi konularda] başka mezhepleri taklit etmem gerekir mi?
Dolgu yaptırmam mı uygun olur, dişi çektirmem mi?

Cevap:

Diş doldurmak bir tedavidir. Tedavi edilen uzvun üstünün -sargı, dolgu, alçıya alma gibi- geçici veya devamlı olarak kapatılması gerekiyorsa (tedavi bunu gerektiriyorsa) kapatılır. Kapatılırken (dolgu, sargı, alçı yapılırken) hastanın abdestli ve gusüllü olması da gerekmez. Abdestli olmak, yaranın, çürüğün, kırığın üstünü kapatırken değil, sağlam ayağa, üzerine meshetmek üzere mest giyerken gereklidir.
Diş doldurulduktan ve dolguyu korumak için üstü de kaplandıktan sonra dolgu ve kaplamanın dışı, dişin dış yerini alır. Bu sebeple ağız yıkanırken kaplı dişler de yıkanmış sayılır. Sargı gibi kabul edenlere göre, ağza su alınca diş de meshedilmiş olur.
Bu hükümde mezhepler arasında bir ihtilaf olamaz ki siz başka mezheplere uyasınız. İhtilaf, abdest ve gusülde ağız yıkamanın farz olup olmaması ile ilgilidir. Bizim meselemizde ağız yıkanmaktadır. Kaplamanın üstünün yıkanması veya meshedilmesi, dişin kendini yıkama yerine geçtiğine göre -ki bu konuda da ihtilaf olamaz; çünkü hüküm zarurete dayanmaktadır- kaplı dişlerle abdest alan ve gusledenin bu amelleri bütün mezheplere göre sahih olacaktır.
Eğer yaptığınız amel (abdest, namaz...) bir mezhebe göre sahih, diğerine göre bâtıl (hükümsüz, bozuk) olsaydı -müctehid değilseniz- sizin yükümlülüğünüz, aldığınız fetvaya göre amel etmekten ibaret olurdu. Bir müftü (âlim) size, "kaplı veya dolgulu dişlerle alınan gusül ve abdest sahihtir" der, siz de böyle yaparsanız artık başka mezheplere de riayet etmek gibi bir yükümlülüğünüz olmaz.



Buradaki iki mavi çizgi arası içerik site editörünce konulmuştur ve rastgele çıkmaktadır. İçeriğini onayladığımız anlamına gelmez, dikkatli davranın.

 
Bu Kitapta: Önceki Başlık | Sonraki Başlık | İçindekiler | Kelime İndeksi |

Ana Sayfa | Hakkında | Makaleler | Kitaplar | Soru Konuları | Soru Listesi | Konuşmalar | Şiirler | Besteler | İndeks | Rastgele Oku | Yeniler | Geri Git | İleri Git



   


BULUNDUĞUNUZ SAYFAYI AŞAĞIDAKİ ARAÇLARLA KULLANABİLİRSİNİZ: