HayrettinKaraman.net
Mobil - Metin Versiyonu

[Facebook] - [Twitter] - [YouTube] - [instagram]

Ana Sayfa | Hakkında | Makaleler | Kitaplar | Soru Konuları | Soru Listesi | Konuşmalar | Şiirler | Besteler | İndeks | Rastgele Oku | Yeniler | Geri Git | İleri Git

Önceki Makale | Sonraki Makale | Makale Listesi |


Peygamberimiz canlı cansız bütün âleme rahmettir

Dünkü yazıda Peygamberimiz’in (s.a.) dini, inancı, ahlâkı, rengi, ırkı… ne olursa olsun bütün insanlık için rahmet olduğunu; özetle müminlere kâmil insan olmanın yolunu gösterdiği ve onlara örnek olduğu için, mümin olmayanları imana, doğru yola çağırdığı ve onlara bunu açıkladığı, inanmamakta ısrar edenlerin de dünyada köklerini kurutacak felâketlerden korunmasına sebep olduğu için rahmet olduğunu ifade etmiştim.

“Âlemler” kelimesi canlı cansız bütün varlıkları içine alıyor, onlara rahmet söz konusu değil” diyenlere hatırlatmak üzere O’nun, (s.a.) hayvanlar, bitkiler, sular, topraklar, çevre… için de nasıl bir koruyucu/rahmet olduğuna dair bazı nakiller yapacağım.

Kur’ân-ı Kerim’de Allah Teâlâ yeri ve gökleri yarattığını, bunlarda yaratılış gereği bir dengenin ve düzenin bulunduğunu, her şeyin bir ölçüsü ve normal yapısı bulunduğunu… açıkladıktan sonra bunları insanların bozmalarını yasaklıyor ve bozdukları takdirde başlarına türlü felâketlerin ve belaların geleceğini açıklayarak ikaz ediyor:

“İnsanların kendi elleriyle yapıp ettikleri yüzünden karada ve denizde düzen bozuldu; böylece Allah -dönüş yapsınlar diye– işlediklerinin bir kısmını onlara tattırıyor.” (Rum 30/41)

Peygamberimiz (s.a.) sulara çiş yapılmasını yasaklıyor, yolların kirletilmemesini, insanların yolları kullanırken zarar görmelerine sebep olacak şeylerin oradan kaldırılmasını istiyor ve bunları imanın gereği olarak açıklıyor. Bir müminin yaptığı her işi ve şeyi en güzel ve tam yapmasını tavsiye ediyor, kazılan mezarın içindeki bir eğriliğin bile düzeltilmesini emrediyor. Kur’ân’dan ve sünnetten “Her şeyin Allah’ı andığını ve hatırlattığını” öğreniyor ve eşyaya bu nazarla bakıyoruz. Doğrudan veya karşılık olarak zarar vermeyi yasaklıyor. Ve şöyle buyuruyor:

“Hiçbir Müslüman yoktur ki, onun diktiği bir ağaçtan, ektiği bir bitkiden hasıl olan ürünü ve meyveyi bir kuş, bir insan, bir diğer hayvan yesin de onun için bu, sadaka olmasın!”

“Birinizin elinde bir fidan var iken kıyamet koptuğunda yine de onu diksin”.

Yemek ve su kaplarının açık bırakılmamasını, bırakılırsa veba (mikrobu) ile kirleneceğini bildirerek uyarıda bulunuyor.

Bir kuyunun başında susuzluktan dili dışarı çıkmış bir köpeği görüp kuyudan su çıkararak onu sulayan günahkâr bir kişiyi Allah’ın affettiğini bildirince ashabı soruyorlar:

“Hayvanlara yapacaklarımızdan da sevap kazanır mıyız?”

Cevap: “Her can taşıyana yaptığınızda ecir vardır.”

Bir yolculukta kendisi uzakta iken birileri bir kuş yuvasında iki yavru görüp bunları alıyor, biraz sonra ana kuş geliyor ve çevrelerinde çırpınarak daireler çizmeye başlıyor, Peygamberimiz (s.a.) gelip durumu görünce, “Yavruları yüzünden buna bu acıyı kim çektiriyor!” diyor ve yavruları yuvaya iade ettiriyor.

Açlıktan karnı sırtına yapışmış bir deve görünce, “Bu dilsiz hayvanlar hakkında yaptıklarınızdan Allah’ın sizi sorumlu tutacağını bilin, onlara düzgün binin ve düzgün bakın” buyuruyor.

Bir kediyi bağlayıp aç ve susuz bıraktığı için ölümüne sebep olan bir kadının cehennemde azap göreceğini bildiriyor.

Hz. Aişe’nin, devesine bir hızlandırıp bir durdurarak eziyet verdiğini görünce “Hayvana merhametli davran” diyor.

Hayvanları birbirine karşı tahrik ederek dövüşmelerine sebep olmayı (hayvan dövüştürmeyi) yasaklıyor.

Savaş halinde bile zaruret bulunmadıkça ağaç kesmeyi ve ekili bitkileri imha etmeyi menediyor.

İnsandan başka canlılar ve cansız nesnelere yönelik bu koruma (rahmet ve şefkat, esirgeme) tavsiyeden ibaret kalmıyor; İslâm’ın önemli bir kurumu olan ihtisab (emir bi’l-maruf, nahiy ani’l-münker) bu korumayı ve bozulmayı engellemek üzere vazife yapıyor.

14.09.2018



Buradaki iki mavi çizgi arası içerik site editörünce konulmuştur ve rastgele çıkmaktadır. İçeriğini onayladığımız anlamına gelmez, dikkatli davranın.

 
Önceki Makale | Sonraki Makale | Makale Listesi |

Ana Sayfa | Hakkında | Makaleler | Kitaplar | Soru Konuları | Soru Listesi | Konuşmalar | Şiirler | Besteler | İndeks | Rastgele Oku | Yeniler | Geri Git | İleri Git



   


BULUNDUĞUNUZ SAYFAYI AŞAĞIDAKİ ARAÇLARLA KULLANABİLİRSİNİZ: