HayrettinKaraman.net
Mobil - Metin Versiyonu

[Facebook] - [Twitter] - [YouTube] - [instagram]

Ana Sayfa | Hakkında | Makaleler | Kitaplar | Soru Konuları | Soru Listesi | Konuşmalar | Şiirler | Besteler | İndeks | Rastgele Oku | Yeniler | Geri Git | İleri Git

Bu Kitapta: Önceki Başlık | Sonraki Başlık | İçindekiler |


C- ADLİYE TEŞKİLÂTI ve KANUNLAŞTIRMA:
1- Mahkemeler:
Osmanlıların yükselme devri sonuna kadar kazâ ve adliye teşkilâtının durumunu bundan önceki devrede hulâsa etmiştik. Umûmiyetle dâvâlara kadılar tarafından evlerinde bakılıyordu ve kadılar Anadolu, Rumeli Kadı-askerlerine bağlı bulunuyordu. Kadıların selâhiyet hududu oldukça geniş idi: Medenî, ticârî, cinâî dâvalara bakar, bir nevi noterlik ve savcılık yapar, bazı idârî ve mâlî vazifeleri dahi îfâ ederlerdi.(7)
1253/1838'de yapılan bir değişiklik ile kadılar meşîhate bağlandı. II. Mahmud devrinde mahkemeler kurularak kadıların dâvalara evlerinde bakmalarına son verildi. Tanzîmat devrinde de selâhiyetleri tedrîcen daraltılarak yalnız şer'î mahkemelere bakmaya inhisar ettirildi.(8)
Kurulan mahkemelere gelince:
1253/1838'de
Sultan II. Mahmud tarafından kurulan "Meclis-i Ahkâm-ı Adliyye" hem yüksek bir mahkeme, hem de kanun ve nizâmât hazırlayan bir nevi teşrî meclisidir. Bilâhare Sultan Abdulâzîz zamanında 1285/1868 tarihinde bu meclis kaldırılarak yerine "Dîvân-ı Ahkâm-ı Adliyye" ile "Şûrây-ı Devlet" kurulmuştur. Bunlardan birincisi, nizâmiye mahkemelerinin üstünde yüksek bir adlî kazâ ve temyîz müessesesidir ve daha sonra adliye nezaretine inkılâb etmiştir. Şûray-ı Devlet ise hem bir yüksek idârî müessesesidir, hem de kabataslak bir teşrî meclisi mahiyetindedir. Bu kuruluşlar ile kısmen icrâ ile kazâ birbirinden ayrılmış olmaktadır.(9)
Ayrıca Sultan Abdülmecid (1839-1861) devrinde Fransız modelinde Ticaret mahkemeleri (1840), Muhtelit mahkemeler (1847), Meclis-i Tahkikat adı altında ceza mahkemeleri (1270/1853) kurulmuştur.
Sultan Abdulaziz (1861-1876) devrinde İstanbul'da Deniz Ticareti Mahkemesi kurulmuş, taşrada kara ticaretine bakan mahkemelerin deniz ticaret dâvâlarına da bakmaları uygun görülmüştür.
1281/1864 tarihinde Tuna vilâyeti teşkil edilince Nizamiye Mahkemeleri'nin de temeli atılmıştır. Nizamiye mahkemeleri şer'î mahkemeler ile Ticaret mahkemeleri yanında üçüncü nevi bir mahkeme mahiyetindedir. Mezkür iki mahkemenin bakamadıkları hukuk ve cinayet dâvâlarına bakmak üzere kurulmuştur. İlk kuruluşunda bu mahkemelerin livâlarda vazîfe yapanları "Meclis-i Temyiz-i Hukuk ve Cinayet", kazalarda "Meclis-i De'âvî" adını almıştır. Vilâyetlerde önce "Meclis-i Temyîz-i Hukuk-u Cinayet-i Vilâyet" adını alan sonra ismi "Dîvan-ı Temyîz" diye değiştirilen bölümü ise istînâf mahiyetindedir.(10)
1292/1875 tarihli ferman ile bütün ticaret mahkemeleri, Ticaret Nezaretinden alınarak Adliye Nezaretine bağlanmıştır.
Hem bulundukları merkezin kazâ, hem de bir alt merkezin temyîz mercii olan Nizamiye Mahkemelerinin kuruluşu 1869, 1871 tarihli kanunlarla tamamlanmış, 1879 tarihli bir kanun ile de kesin olarak teşkilâtlandırılmıştır. Aynı kanun(11) ile ilk defa olarak müddeî-i umûmîlik (savcılık) da te'sis olunmuştur.
22 Rabî'u'l-âhir 1298/1879 tarihli bir ferman ile Meclis-i De'âvî'nin adı "Kazâ Bidâyet Mahkemesi", Meclis-i Temyîz'in adı "Merkez Bidâyet Mahkemesi", Divân-ı Temyîz'in adı da "Mahkeme-i Temyîz olarak değiştirilmiş, aynı yıl Kazâ Bidayet, Merkez Bidâyet ve İstînaf Mahkemeleri kurulmuştur.(12)
Bu mahkemelerin kuruluşunda iki âmilin rolü önemlidir.
a) Azınlıkları himaye etmek maksadıyle Devlete baskı yapan yabancılar (Bilhassa Nizamiye Mahkemeleri).
b) Gelişen iktisâdî, ticarî ve ictimâî hayat münasebetleri. (Bu gelişmeler karşısında Devlet, selâhiyetleri farklı yeni mahkemeler kurmak mecburiyetini hissetmiştir.)
c) Şer'î mahkemelerin Avrupa'dan alınan kanunlarla hüküm vermemesi (Nizamiye mahkemeleri bunlarla hüküm vermek üzere kurulmuştur.)


7. Prof. İnalcık, İ. A. "Mahkeme" maddesi.
8. İ. A. "Tanzimat" mad.
9. Prof. Okandan, Âmme Hukukumuzun Ana Hatları, İst. 1959, s. 61, 80, 95; İ. A. "Tanzimat" maddesi.
10. A. Lütfî, Mir'ât, s. 178.
11. Teşkilât-ı Mehâkim Kanunu, Düstur, IV, 235 vd.
12. Bak. Düstur, IV, s. 703 vd.; Mahkemeler için bak. Prof. Taner, Ceza Mahk. Usûlü, İst. 1945, s. 17 vd.



Buradaki iki mavi çizgi arası içerik site editörünce konulmuştur ve rastgele çıkmaktadır. İçeriğini onayladığımız anlamına gelmez, dikkatli davranın.

 
Bu Kitapta: Önceki Başlık | Sonraki Başlık | İçindekiler |

Ana Sayfa | Hakkında | Makaleler | Kitaplar | Soru Konuları | Soru Listesi | Konuşmalar | Şiirler | Besteler | İndeks | Rastgele Oku | Yeniler | Geri Git | İleri Git



   


BULUNDUĞUNUZ SAYFAYI AŞAĞIDAKİ ARAÇLARLA KULLANABİLİRSİNİZ: