HayrettinKaraman.net
Mobil - Metin Versiyonu

[Facebook] - [Twitter] - [YouTube] - [instagram]

Ana Sayfa | Hakkında | Makaleler | Kitaplar | Soru Konuları | Soru Listesi | Konuşmalar | Şiirler | Besteler | İndeks | Rastgele Oku | Yeniler | Geri Git | İleri Git

Bu Kitapta: Önceki Makale | Sonraki Makale | İçindekiler | Tarihe Göre: Önceki Makale | Sonraki Makale | Makale Listesi |


Terör Belası

Terörün büyük bir belâ ve onu enellemek için herkesin elinden geleni yapmasının farz olduğunda biz müslümanların bir şüphesi yoktur. İstanbulumuzun ve bu güzel şehirde yaşayan insanlarımızın başına gelen felakete üzülmemek, ağlamamak için insanın, insan suretinde bir başka yaratık olması gerekir. Bu vesile ile (her felaketten bir ders çıkarmak ve bir daha olmaması için tedbir almak bakımından) terör ve bunun İslam ile bağlantısı üzerine bazı şeyler söylemek gerekiyor.
Uzaklara gitmeden bizde ve yakınımızda cereyan eden iki olayı örnek alarak terörün tanımına ulaşmaya çalışalım. İsrail devleti Filistinlilerin yaptığı intihar eylemleri ile intiharsız tahrip eylemlerini terör olarak değerlendiriyor ve bunu engellemek için kendisi de, benzer eylemler yapıyor. İntihar eylemcileri askeri hedefler dışında -belki istemeyerek- masum sivillere de zarar veriyorlar, İsrail ise isyeyerek (Bunu istemeyen ama engellemeye de güçleri yetmeyen İsraillileri takdir ve tebrik ediyorum) masum sivilleri öldürüyor, evlerini yıkıyor, şeref, haysiyet, özgürlük ve mülkiyet haklarına tecavüz ediyor. Filistinliler ne istiyorlar, davaları nedir? İsraili'in haksız olarak işgal ettiği topraklardan çekilmesini ve Kudüs merkezli Filistin devletinin kurulmasına engel olmamasını istiyorlar. İsrail ne istiyor? Ben İsrail'de, bir devlet müzesinde levhayı ve maketi gözümle gördüm; levhada "Nil'den Fırat'a kadar büyük İsrail" yazıyordu. Makette de Mescid-i Aksâ'nın bugünkü durumu ile ileride (Allah korusun) İsrail eliyle yıkılmış ve yerine Süleyman Mabedi yapılmış halini gösteriyordu. Karşılıklı olarak dâvalar bu olunca ve dünyanın süper devletini arkasına alan bir güç ile bu güçten mahrum olanların savaşı da söz konusu olunca insanların kafası karışıyor ve bazı alimlerin intihar olarak değerlendirdikleri bu eylemlere bazı alimler "şehitlik" diyorlar.
İstanbuldaki eyleme gelelim: Tükiye'nin başka bir ülkeye ve topluma karşı yukarıdakine benzer bir haksız davası yok. Türk güvenlik güçleri, meşruiyete değil, güce dayanarak başka bir topluluğun insanlarını öldürmüyor, evlerini barklarını yıkmıyor. İleri sürülen muhtemel gerekçelere bakılırsa "demokrasi yolunu tuttuğu için veya AB'ye girmek istediği için, veya ABD'nin yanında yer almasını sağlamak için yahut ABD, İsrail ve İngiltere'yi, müsait bir zemin olması sebebiyle Türkiye'de cezalandırmak için..." bu terör eylemi yapılıyor. Şimdi bu gerekçeye ve eylemin biçimine ve sonuçlarına bakıldığında hiçbir akıl ve vicdan sahibinin bu eylemde zerrece meşruiyet kokusu alması, bu eylemi terör dışında bir başka eylem olarak değerlendirmesi mümkün değildir.
Bu lanetlik eylem sebebiyle terörü mahkum edenlere elbette katılıyorum, ancak bu vesile ile -daha önce de yazdığım gibi- terör eylemlerinin bir kısmını kışkırtan ve azımsanamayacak kadar çok insanın bu neviden eylemleri zaruri olarak meşru veya kaçınılımaz bulmasına sebep olan gidişin de mahkum edilmesi gerekiyor. Bu gidişten maksadım "adaletsiz, vahşi, menfaatini din edinmiş dünya düzenidir". ABD'nin başını çektiği, yandaşlarının desteklediği, dünyaya yayılmış büyük şirketlerin planladığı ve finanse ettiği bu düzen değişmedikçe -ne kadar lanet yağdırsak da- terör artarak devam edecektir. "Adil, insana yaraşır bir dünya düzeninde terör olmaz mı?" sorusunun cevabı şudur: Hem azalır, hem de meşru olup olmadığı konusundaki kafa karışıklığı sona erer; bu da cesaret kırıcı olur.
Terör ile İslam arasında bağ kuranlara da bir çift sözüm var: Eğer terör İslam'dan gelseydi, beş vakit namaz kılan bütün müslümanların beş vakit de terör eylemi yaptıklarını görürdük; böyle bir şey var mı?


 


Buradaki iki mavi çizgi arası içerik site editörünce konulmuştur ve rastgele çıkmaktadır. İçeriğini onayladığımız anlamına gelmez, dikkatli davranın.

 
Bu Kitapta: Önceki Makale | Sonraki Makale | İçindekiler | Tarihe Göre: Önceki Makale | Sonraki Makale | Makale Listesi |

Ana Sayfa | Hakkında | Makaleler | Kitaplar | Soru Konuları | Soru Listesi | Konuşmalar | Şiirler | Besteler | İndeks | Rastgele Oku | Yeniler | Geri Git | İleri Git



   


BULUNDUĞUNUZ SAYFAYI AŞAĞIDAKİ ARAÇLARLA KULLANABİLİRSİNİZ: