HayrettinKaraman.net
Mobil - Metin Versiyonu

[Facebook] - [Twitter] - [YouTube] - [instagram]

Ana Sayfa | Hakkında | Makaleler | Kitaplar | Soru Konuları | Soru Listesi | Konuşmalar | Şiirler | Besteler | İndeks | Rastgele Oku | Yeniler | Geri Git | İleri Git

Bu Kitapta: Önceki Makale | Sonraki Makale | İçindekiler | Tarihe Göre: Önceki Makale | Sonraki Makale | Makale Listesi |


Evrimi Tamamlandı mı?

Sabancı Üniversitesi'nde yapılan bir toplantıda Milli Eğitim Bakanlığı Talim ve Terbiye Kurulu Başkanı Prof. Dr. Ziya Selçuk da bir konuşma yaparak İmam Hatip Liseleri hakkında şu değerlendirmeyi yapmış:
"İmam-hatipler mevcut haliyle evrimini tamamlamış eğitim kurumları. Ancak Anadolu'da çoğu ailenin çocuğa din eğitiminin verilmesini istediğini göz ardı etmeyelim. İmam-hatip mezunları iş başvurusunda bulunduğunda mezun oldukları okulun adını açık açık yazmaktan çekiniyor, 'İ.L.', 'İ.H.L' gibi kodlar veriyorlar."
Konuşmasının tamamını görmediğim için Sayın Selçuk'un başka neler söylediğini bilmiyorum, İ.H.L'nin evrimlerini tamamladığı hükmünü neye dayandırdığı da belli değil. Ona göre bu okullar doğmuş, büyümüş, yaşlanmış, işe yaramaz hale gelmiş ve artık ölmeli, bitmeli, tarihe mal olmalı...
Şimdi dönüp olayın gerçek yönüne bakalım. İmam Hatip okullarının niçin ve nasıl açıldığını artık herkes biliyor; açan iktidarların maksatları ne olursa olsun bu okullara rağbet eden, çocuklarını gönderen halkımızın dün de bugün de istediği mezunların imam ve hatip olmaları değildir; dinini öğrenmiş, dini eğimini almış lise mezunları yetiştirmektir. Halkımızın bugün bu amaçtan vazgeçtiğine dair Sayın Selçuk'un elinde hangi ilmi veri (araştırma sonucu) var? Eğer 28 Şubat'tan bu yana İ.H.L.'lerine öğrenci akışında azalma olduğunu bu hükme delil kılıyorsa yanılıyor demektir. Çünkü öğrenci akışındaki azalmanın sebebi, mezunlarının yüksek tahsil yapmalarının önüne konulan haksız, adaletsiz, hukuksuz engeldir. Bu engelin kalkması değil, kalkma ihtimali bile durumu kısmen değiştirmiş ve son iki yılda öğrenci sayısı hızla artmıştır. Bütün okullarda nicelik ve nitelik bakımından yeterli din eğitimi ve öğretimine imkan verilinceye kadar İmam Hatip Okulları bu amaca hizmet edecektir. Bu imkan hasıl olursa o zaman bu okullara çoğunluğu din görevlisi olmak isteyenler gelecek, okuduktan sonra fikir değiştirenler için de yine farklı bölümlerde yüksek tahsil kapısı açık kalacaktır, kalmalıdır. İşte böyle olduğunda İmam Hatip okulları, varlık amaçlarından birini tamamlamış olacak, diğeri yine vazifesine devam edecektir.
Bana sorsalar: "Türkiye'de, genel olarak okullarda yeterli din eğitimi ve öğretimi imkanı tanınır mı, böylece devletin diğer okulları İmam Hatiplerin birinci amacını da gerçekleştirir hale gelir mi?".
Buna vereceğim cevap "Hayır" olacaktır. Bu sebeple daha uzun yıllar İmam Hatip okullarının baştan beri mevcut olan iki amacının birlikte var olacağına ve devam edeceğine -evrimini tamamladığı için öleceğine değil- inanıyorum; yeter ki toplum mühendisleri onu öldürmesinler!
Sayın Selçuk, "Anadolu'da çoğu ailenin çocuğa din eğitiminin verilmesini istediğini göz ardı etmeyelim" diyor, bu tespit doğru, ancak Anadolu'ya tahsis edilmesi yanlış; büyük şehirlerde de aynı talep mevcuttur; artık büyük şehirlerde yalnızca veya çoğunlukla sekülerleşmiş seçkinler oturmuyorlar, yalnızca varoşlarda değil, kentlerin her yerinde okumuş yazmış, mali durumu iyi, fakat dinine de bağlı vatandaşlar yaşamakta, bunlar da çocuklarının din eğitimi almalarını istemektedirler.
İmam Hatip mezunlarının işe başvururken okullarını açıkça yazmak yerine örtülü semboller kullanmalarının sebebi üzerinde iyi durmak, olayı iyi tahlil etmek gerekiyor. Biz burada iki önemli sebebi dile getirelim:
1. Ülkede başörtüsü gibi İmam Hatipler hakkında da öyle bir terör havası esti ki, çocuklar aidiyetlerini gizlemeye ihtiyaç hissettiler. Zaman zaman bazı bürokratların, İmam Hatip mezunlarını tespit ettirme ve merkeze (?) bildirme talimatı verdiklerini unutmayalım.
2. Dindar, dinsiz, gevşek dinli kesimler işe adam alırken ehliyet ve liyakat yerine veya bunun yanında bir de belli kesimlere karşı ayrımcılık yapmaya devam ederlerse elbette gizlemeler ortaya çıkacaktır.
Belli kesimlerin İmam Hatipler hakkındaki yaygın ve baskın kanaatlerinin gençler üzerinde önemli bir baskı oluşturmuş bulunması da ayrı bir gerçektir.
Türkiye normalleşecek ve bu ayıplar birgün ortadan kalkacaktır.


 


Buradaki iki mavi çizgi arası içerik site editörünce konulmuştur ve rastgele çıkmaktadır. İçeriğini onayladığımız anlamına gelmez, dikkatli davranın.

 
Bu Kitapta: Önceki Makale | Sonraki Makale | İçindekiler | Tarihe Göre: Önceki Makale | Sonraki Makale | Makale Listesi |

Ana Sayfa | Hakkında | Makaleler | Kitaplar | Soru Konuları | Soru Listesi | Konuşmalar | Şiirler | Besteler | İndeks | Rastgele Oku | Yeniler | Geri Git | İleri Git



   


BULUNDUĞUNUZ SAYFAYI AŞAĞIDAKİ ARAÇLARLA KULLANABİLİRSİNİZ: