HayrettinKaraman.net
Mobil - Metin Versiyonu

[Facebook] - [Twitter] - [YouTube] - [instagram]

Ana Sayfa | Hakkında | Makaleler | Kitaplar | Soru Konuları | Soru Listesi | Konuşmalar | Şiirler | Besteler | İndeks | Rastgele Oku | Yeniler | Geri Git | İleri Git

Bu Kitapta: Önceki Makale | Sonraki Makale | İçindekiler | Tarihe Göre: Önceki Makale | Sonraki Makale | Makale Listesi |


Sapkın Amaç

Bu yazıya "İmam Hatip Okulları 54 yaşında" başlığını koymak ve bir iç muhasebe yaparak daha iyiye doğru ilerlemek için neler yapılması gerektiği üzerinde durmak isterdim. Ama ülkemizin içinde bulunduğu ideolojik cepheleşme ve kıyasıya kavga içinde böyle konuları ele almak mümkün olmuyor, daha çok şeytan kovalamakla meşgul oluyoruz. Yine de İmam hatip Okullarında okumuş ve okuyanlar ile bu okullara sempati duyan ve ümit bağlayanların 54. yılını tebrik ediyorum.
Açılışından beri, içinde yaşamış biri olarak söylüyorum, arka bahçe filan olma söz konusu değil iken, daha okullar yeni açılmış iken bu okullara cephe alanların gerekçesi, belli gurupların temsil ettikleri laiklik anlayışıdır. Bunlara göre önemli olan demokrasi değil, laikliktir; laiklikten maksat da dinin ve dindarlığın toplum hayatında etkin olmasını engellemek için kamusal ve kamuya açık alanlarda dinin, dindarlığın, dini simgelerin görünmemesi, yok edilmesidir. Çünkü -onlara göre- dindarlık güçlenir ve yaygınlaşırsa rejim (demokrasi değil, din karşıtı laiklik) tehlikeye girer. İşte bu teşhis ve anlayış çerçevesinde İmam Hatip Okullarını istemeyenler, açılmasına engel olamayınca yıllardır önünü arkasını kesmeye, okulları gettolaştırmaya, içine kapanık, toplumdan tecrit edilmiş, camiye hapsedilmiş hale getirmeye çalışıyorlar. Bu yaklaşım hem demokrasiye ve insan haklarına hem de dolayısıyla halkın iradesine aykırı düştüğü, bir azınlığa ait bulunduğu, ama çoğunluğa dayatılmak istendiği için ben ona "sapkın amaç" diyorum.
YÖK başkanı, iktidarın yeni teşebbüsünü, yani meslek lisesi mezunlarına reva görülen haksızlığı gidermek için bir kanun tasarısı hazırlama niyetini, "amacın saptırılması" olarak değerlendiriyor. Başkana göre YÖK kanununda yapılan değişikliğin asıl amacı İmam Hatip Okullarına üniversitelerin kapısını açmak oluyor, ama iktidar bunu açıkça söyleyemiyor da yüksek öğrenim kanununda reform yapacağını ileri sürerek ve asıl amacını gizleyerek sonuç almaya çalışıyor.
İktidar daha seçimlerden önce meydanlarda, meslek liselerine ve tabii onlardan biri olarak İmam Hatiplere yapılan haksızlıktan bahsetti ve bunu gidereceğini vaad etti. Sapkın amaçlı YÖK ise buna karşı çıktı, iktidar daha önce de kanun çıkarmaya teşebbüs etti, YÖK "bunu yapmayın, problemi bütünü içinde çözelim" dedi, sonra görüldü ki, YÖK'nun çözme niyeti yok, açıkça söylüyorlar: "İmam Hatip mezunları kendi alanlarındaki yüksek öğrenime (İlahiyat fakültelerine) avantajlı olarak giriyorlar, onların problemi yok, diğer meslek liseliler bundan mahrum, onlara bir çözüm getirelim" diyorlar. Halbuki istenen bu değil, "meslek lisesi mezunlarını belli alanlara hapsetmek hasızlık, eşitliğe aykırı, bırakalım meslek ve düz liselerden mezun olanlar istedikleri ve eşit şartlarda imtihanını kazandıkları fakültelere girebilsin! İstenen bu ve YÖK de buna yanaşmıyor.
Şimdi iktidar halka verdiği sözü yerine getirmeye mecburdur; gerginlik istemedikleri için bir yıldan fazla beklediler, "uzlaşalım, anlaşalım, birlikte çözelim" dediler, karşı tarafın uzlaşmadan anladığı şey "iktidar bizim dediğimizi yapsın, ihtilaf ortadan kalksın" dan ibaret; niçin bunda ısrar ediyorlar, baştan beri "amaçları sapkın" olduğu için.
Devleti ele geçirmiş, halk iradesini hiçe sayan, bir avuç mensuplarını halkın yerine koyan, sapkın amaçlarını halka dayatan, demokrasiye ve anayasaya göre meşru olan iktidarı tanımayan, seçilmişlere yukarıdan bakan bu sapkın amaçlılara karşı yapılacak şey, ne yazık ki, "oları kale almamak"tır, "yok saymak"tır. Yanlış anlaşılmasın, demokrasilerde bir tek insan bile hakları bakımından yok sayılamaz, ama başkalarının haklarını tanımayan, kendi isteklerini dayatan, demokrasiyi saptıran, likliği din karşıtlığı haline getiren azınlığı, hakları bakımından değil, başkalarının haklarına zarar veren istek ve davranışları bakımından "yok saymak"tan başka çare yoktur.
Meslek liselerinden mezun olanlar için:
1. Kendileri mesleği elde etmiş olarak yetiştirilmeli ve meslek cazip hale getirlmelidir.
2. Kendi alalarında yüksek tahsil almalarını teşvik için imtihanda aldıkları puanlar gasp edilmemeli, ama alanda yüksek tahsil yapmak isteyenlere ek puan verilmelidir.


 


Buradaki iki mavi çizgi arası içerik site editörünce konulmuştur ve rastgele çıkmaktadır. İçeriğini onayladığımız anlamına gelmez, dikkatli davranın.

 
Bu Kitapta: Önceki Makale | Sonraki Makale | İçindekiler | Tarihe Göre: Önceki Makale | Sonraki Makale | Makale Listesi |

Ana Sayfa | Hakkında | Makaleler | Kitaplar | Soru Konuları | Soru Listesi | Konuşmalar | Şiirler | Besteler | İndeks | Rastgele Oku | Yeniler | Geri Git | İleri Git



   


BULUNDUĞUNUZ SAYFAYI AŞAĞIDAKİ ARAÇLARLA KULLANABİLİRSİNİZ: