HayrettinKaraman.net
Mobil - Metin Versiyonu

[Facebook] - [Twitter] - [YouTube] - [instagram]

Ana Sayfa | Hakkında | Makaleler | Kitaplar | Soru Konuları | Soru Listesi | Konuşmalar | Şiirler | Besteler | İndeks | Rastgele Oku | Yeniler | Geri Git | İleri Git

Bu Kitapta: Önceki Makale | Sonraki Makale | İçindekiler |


İlâhiyat Öğrencileri
Marmara İlâhiyat kız öğrencilerinden temsilci bir gurup bana gelerek basın toplantısı yapıp kamu oyuna sunmak istedikleri bir metni gösterdiler. Avukatlara danışmışlar, mevcût şartlarda cezâ görebilecekleri ifade edilmiş. Ben de "siz riske girmeyin, ben köşemde sizin metninizi, imlâsına bile dokunmadan neşredeyim" dedim. İşte metin:
1997 yılından itibaren, ülkenin farklı illerinde ve farklı üniversitelerinde uygulanmaya başlayan başörtü yasağı, nihayet din eğitiminin verildiği ve din görevlilerinin yetiştirildiği ilâhiyat fakültelerine de ulaşmıştır.
Bu yasak süreci içinde, kararlı ve ilmî bir tavır sergileyerek birçok eğitim görevlisi istifâ etmek durumunda kalmıştır. Marmara Üniversitesi eski rektörü, Ömer Faruk Batırel, bu yasağı uygulayamadığı için rektörlükten istifâya zorlanmış, Marmara Üniversitesi İlâhiyat Fakültesi eski dekanlarından Prof. Dr. Mustafa Fayda, "Kız öğrencilerime başınızı açın diyemem ve ben bu yasağı uygulayamam" beyanında bulunmuş ve başka birtakım sebeplerle birlikte istifâ edenler zincirine katılmıştır. Bununla kalmamış, son derece başarılı, ilim sahibi ve değerli bir yönetici olan Prof. Dr. Saim Yeprem de "Kız öğrencilerime başınızı açın diyemem" açıklaması ve gerekçesi ile istifâ etmiştir.
Bugün gelinen son noktada ise, fakültemiz hocalarından, halkın da yakından tanıdığı ve saygı duyduğu çok değerli hocamız Prof. Dr. Hayrettin Karaman, emekliliğine daha iki buçuk yıl varken, bu yasağa tahammül edemediğini ve çalışmalarını daha serbest bir ortamda devam ettireceğini belirterek fakültedeki görevinden ayrılmıştır.
Şu an Türkiye'nin değişik illerindeki ilâhiyat fakültelerinde uygulamaya giren ve artık Marmara İlâhiyat'ta da gündeme gelmesinden söz edilen başörtüsü yasağı uygulaması karşısında, takınılacak tavır husûsunda fakültemiz öğrencileri hemfikirdir. Başörtüsü inancımızın gereğidir, bizler başörtülü olarak eğitim alma özgürlüğümüzü, en temel insan hak ve özgürlüklerinden biri olarak kabûl etmekteyiz. Kaldı ki din eğitimi alan ve din görevlisi olarak hizmet edecek insanlardan, inançlarıyla çelişir tutum sergilemelerini istemek son derece tutarsız ve insafsızca bir davranıştır. İnandığımız ve geleneklerimizden gördüğümüz şekilde örtünüyor olmamız, ne eğitime ne de ülkenin ilerlemesine mânîdir. Aksine uygulanması istenen bu yasak binlerce genci eğitimden mahrûm bırakacaktır. Bizler kazanmış olduğumuz eğitim hakkımızı sonuna değin kullanmak istiyoruz. Marmara Üniversitesi İlâhiyat Fakültesi öğrencileri olarak böylesi değerli ve az yetişir ilim adamlarını, çok sevdiğimiz hocalarımızı istifâ etmek durumunda bırakan başörtüsü yasağını protesto ediyoruz.
İdealimiz, bir an evvel mezun olup görev almak ve bu memleketin öğretmensiz okullarında, milî ve manevî değerlere sahip gençler yetiştirerek bu vatana hizmet etmektir. Başörtüsü yasağı, bu ülkenin gerçek ve hayatî meselelerinin üzerinin örtülmesi için oluşturulmuş sun'i bir gündemdir. Türkiye'de başörtüsü sorunu yoktur, Türkiye'de insan hak ve özgürlükleri problemi vardır. Başörtüsü yasağı insan hak ve özgürlükleri ihlâlinin sadece bir halkasıdır.
Bizler, insan hak ve hürriyetleri konusunda duyarlı olan tüm şahıs ve kurumların bu hak arayışında yanımızda olmalarının, bizler için değil, bu ülkenin tüm insanları için ortak bir menfaat olduğunu düşünmekteyiz.
Kamuoyunda yayılan "Marmara Üniversitesi İlâhiyat Fakültesi'nde eylem olduğu ya da eylem hazırlığı içinde bulunduğumuz" haberleri, okulumuz öğrencilerinin beyanı ya da uygulaması değildir. Okulumuzda şu an eğitim normal seyrinde devam etmektedir, düzenlenmiş bir eylem yoktur. Ancak öğrenciler, gelmesi muhtemel yasak karşısında haklarını arayacaklardır. Haklarımızın ihlâli sözkonusu olduğunda İlâhiyat öğrencisine yakışır, yapıcı bir tavır sergileyeceğimizi, başörtülü okuma hakkımızı hukûkî, meşrû, demokratik yollardan sonuna kadar savunacağımızı kamuoyunun bilgisine arz ederiz.
İşte metin, işte İlâhiyat öğrencisi!
Son birkaç gün içinde bize "Bu yıl da yasağın uygulanmayacağına dair" sözler intikâl etti. Eğer bu bir taktik ise, oluşan gerginliği ve mücadele azmini kırmayı hedefliyorsa üzücüdür. Samîmî ise bunun, iligili makamın alacağı kararla (meselâ İlahitaları yasak kapsamından çıkarma kararı ile) mevzûâta girmesi gerekir; aksi hâlde demoklesin kılıcı hep baş üzerinde duracak, bir başka yönetici uygulamaya devam edecektir.


 


Buradaki iki mavi çizgi arası içerik site editörünce konulmuştur ve rastgele çıkmaktadır. İçeriğini onayladığımız anlamına gelmez, dikkatli davranın.

 
Bu Kitapta: Önceki Makale | Sonraki Makale | İçindekiler |

Ana Sayfa | Hakkında | Makaleler | Kitaplar | Soru Konuları | Soru Listesi | Konuşmalar | Şiirler | Besteler | İndeks | Rastgele Oku | Yeniler | Geri Git | İleri Git



   


BULUNDUĞUNUZ SAYFAYI AŞAĞIDAKİ ARAÇLARLA KULLANABİLİRSİNİZ: