HayrettinKaraman.net
Mobil - Metin Versiyonu

[Facebook] - [Twitter] - [YouTube] - [instagram]

Ana Sayfa | Hakkında | Makaleler | Kitaplar | Soru Konuları | Soru Listesi | Konuşmalar | Şiirler | Besteler | İndeks | Rastgele Oku | Yeniler | Geri Git | İleri Git

Bu Kitapta: Önceki Makale | Sonraki Makale | İçindekiler |


GENETİK KOPYALAMA
Allah'a, dine, madde ötesine inanmayan veya inancı gevşek olanlar devamlı bir bekleyiş içinde oluyorlar ve Auguste Comte'un yıllarca önce ileri sürdüğü kehanetinin; yani dinin yerini bilimin alacağı günün gelmesini bekliyorlar. İlim adamları bir buluş yaptıklarında veya bilim ile teknolojinin elele vererek insanın aya ayak basması gibi bir olayı gerçekleştirdiğinde heyecana kapılıyor ve "acaba o gün geldi mi, artık dinden kurtulmanın kesin bir kanıtını bulduk mu" diye sormaya, bazıları da "bulduk, bulduk" diye çığlıklar atmaya başlıyorlar. Son günlerde genetik kopyalama usulü ile bir koyunun ve bir de maymunun benzerleri dünyaya getirilince buna benzer psikolojik haller ve heyecanların yaşandığı görüldü. Feminist takılan bir bayan yazar da "artık kadınların çocuk sahibi olabilmek için erkeklere ve onların farklı organlarına ihtiyaçlarının kalmadığını, tam özgürlük ve eşitliği yakalamanın bir aşamasını daha gerçekleştirdiklerini" ilan etti. Bu baylara ve bayanlara göre mevcut, yaratılmış bir hücre ile genetik özellikleri taşıyan DNA'dan temizlenmiş bir yumurtanın özel ortamda döllendirilmesi sonucu bir benzer koyunun elde edilmesi haşa "yaratma" sayılıyor ve bununla haşa Allah'a meydan okumaya kalkışıyorlar. Keza çocuk için erkeğin spermine ihtiyaç kalmayınca aile hayatına da gerek kalmıyor ve kadın-erkek arasındaki ilişki yalnızca "isteğe bağlı ve cinsel" olanla sınırlanıyor. Kafaları ve gönülleri bu kadar dar olan, kendi sınırlarını bilmede bu kadar cahil bulunan insanlara acımaktan ve imanın geniş, ışıklı, ebedî ve mutlu dünyasına kavuşmalarını Mevlâ'dan niyaz etmekten başka ne yapabiliriz!?
Allah'ın yaratması ile boy ölçüşmek cür'etini gösteren insanın, a) hem varlığı, hem de bütün güç ve özelliklerinin kendinden, kendine mahsus, ezelî ve ebedî olması gerekir, b) yarattığını var olanlardan değil (çünkü var olanın fizikî, biyolojik, kimyevî... yapısını değiştirmek yaratmak değildir) yoktan yaratması gerekir, c) yarattıklarında bir hikmet, düzen ve istikrar bulunması gerekir. Bunlar yoksa yapılan - sahibini tanımadan yapılıyorsa- hırsızlıktır ve kopyadır.
Şurada burada yazan, çizen, konuşan "erkeklerle bir şekilde problemli" bazı marjinal kadınlar istisna edilirse bütün dünyanın kadınları erkeklere insanlıkta kendilerine eşit, güzel bir fert ve cemiyet hayatını, kültür ve medeniyeti gerçekleştirmede kendini tamamlayan karşı cins olarak bakmaktadırlar. Kadınlar ve erkekler insanın iki cinsi olarak birbirlerine sevgi ve saygı duymakta, her biri diğerini, mutlu bir hayat için -yerine başkası konamaz- bir şart olan aile hayatının temel unsurları olarak görmektedirler. Cinsî ilişki dışında aile hayatını tatlı ve çekici kılan nice güzellikleri, onları hiç yaşamadıkları için kör ve sağır sayılanlara keşke anlatabilseydik!
Genetik kopyalama yoluyla bir hayvanın, aynı özellikleri taşıyan bir eşini, bir kopyasını elde etmekte sakınca olmayabilir -yine de düşünülmesi ve tartışılması gerekir-, ancak bunu insana uygulamaya kalkışırlarsa ortaya birden fazla sakınca çıkar:
1) İnsanî ruha inanmayanların kitabında bu ruhtan bahis bulunmadığı için onunla ilgili sakıncaları ve soruları ehl-i imana bırakıyorum. 2) İnsanın beynine bağlı, beyni ile ilişkili bulunan zekası başta olmak üzere insanî özelliklerini genetik kopyalamanın nasıl etkileyeceğini şimdiden bilmek de, tahmin etmek de -ilmen- mümkün değildir. Çünkü deneyler hayvan üzerinde yapılmaktadır ve insan, hayvan değildir. 3) Bu işlemin insana uygulanmasının sonuçlarını görmenin tek yolu insan üzerinde deneyler yapmaktır. Böyle bir deneye ne ahlâk, ne din, ne de hukuk izin verir.
Allah isterse insan, bir erkeğin spermi ve bir kadının yumurtası olmadan da olur; nitekim Hz. Adem'i Allah böyle yaratmıştır. O isterse bir kadının yumurtası olmadan bir kadın yaratabilir; nitekim Hz. Havva annemizi böyle yaratmıştır. O isterse bir erkeğin spermi olmadan bir erkek yaratabilir; nitekim Hz. İsa'yı böyle yaratmıştır. O isterse yaşlandıkları için sperm ve yumurtadan mahrum bulunan yaşlı bir çifte bir çocuk verebilir; nitekim Hz. Yahya'yı böyle vermiştir... Ama O isterse böyle yaratır ve O yarattığında da hiçbir problem çıkmaz.


 


Buradaki iki mavi çizgi arası içerik site editörünce konulmuştur ve rastgele çıkmaktadır. İçeriğini onayladığımız anlamına gelmez, dikkatli davranın.

 
Bu Kitapta: Önceki Makale | Sonraki Makale | İçindekiler |

Ana Sayfa | Hakkında | Makaleler | Kitaplar | Soru Konuları | Soru Listesi | Konuşmalar | Şiirler | Besteler | İndeks | Rastgele Oku | Yeniler | Geri Git | İleri Git



   


BULUNDUĞUNUZ SAYFAYI AŞAĞIDAKİ ARAÇLARLA KULLANABİLİRSİNİZ: