HayrettinKaraman.net
Mobil - Metin Versiyonu

[Facebook] - [Twitter] - [YouTube] - [instagram]

Ana Sayfa | Hakkında | Makaleler | Kitaplar | Soru Konuları | Soru Listesi | Konuşmalar | Şiirler | Besteler | İndeks | Rastgele Oku | Yeniler | Geri Git | İleri Git

Bu Kitapta: Önceki Başlık | Sonraki Başlık | İçindekiler | Kelime İndeksi |


Borsa, Anonim Şirket vb.

a) Borsada hisse senetlerinin alım-satım yoluyla el değiştirmesinde -bu işlem iyi niyetle ve meşru ticaret maksadıyla yapıldığında- şer'i bir mahzur yoktur. Borsa olmadan ve hisse senetleri el değiştirmeden işletmelerin halka açılması, sermayenin tabana yayılması, kâr ve zararda ortaklık esasına göre sermaye toplanması...mümkün olmaz.

b) Anonim şirketi ve diğer kanuni şirketleri, fıkıhta bilinen şirketlerden birine benzeterek veya bu şirketlerin önemli şart ve unsurlarını alıp mezcettikten sonra kanuni şirketlere uygulayarak bu şirketlerin meşruiyetlerini tesbit girişimleri olmuş, bu maksatla birçok kitap ve makale yazılmıştır. Benim yaklaşımım farklıdır. Bana göre fıkıhtaki şirketlerin adını koyan ve rükünlerini, şartlarını, neticelerini tesbit eden ne Kitab'dır, ne de Sünnet. Bu şirketler fıkıhçıların önüne konduğunda bunlar, şer'i delillere bakarak ictihad etmişler ve bahis konusu hükümleri formüle etmişlerdir. Şimdi bizim de karşımıza kanuni şirketler konmuştur. Bunlara Kitab, Sünnet, Şeriatın mekâsıd ve zaruretler gibi delil ve kaynakların ışığında bakılacak, ya oldukları gibi meşruiyetleri tasdik edilecek, yahut da -böyle değilse- sakıncalı kısımlar belirtilip bunlara (ya şirketlere, yahut da sakıncalı kısımlara) alternatif üretilecektir. Genellikle -ilke olarak, bir bütün halinde- kanuni şirketler meşrudur. Bazılarında bulunan -ya ortaklar, sermaye ve hisse senedi sahipleri, yahut da üçüncü şahıslar için- bazı sakıncaları bulunan, kötü kullanıma açık olan hususlar ise düzeltilebilir hususlardır.

c) Ticarete, alım-satıma konu olan birden fazla meta ve ekonomik değerin birden fazla pazar ve borsası vardır. Menkul kıymetler borsası da bunlardan biridir. Gelenekteki mesnedi, alınıp satılması caiz olan şeylerin kolayca el değiştirmesini sağlayan pazarlar, panayırlar, çarşılar olabilir.

d) Borsalarda cereyan eden hileli ve sun'i işlemleri tamamen ortadan kaldırmak belki de mümkün değildir; çünkü bu sonunda bir vicdan ve ahlak meselesidir; her yer ve zamanda vicdan ve ahlak zayıf, hırs ve tamah güçlü insanlarda bulunacaktır. Genel olarak düzenin İslam'a yaklaşması bu gibi fenalıkları asgariye indirecektir. Ayrıca bir takım iktisadi, idari ve hukuki tedbirler de alınabilir. Ancak bu tedbirler piyasaya dengesiz müdahale getirebileceği için ince elenmeli ve sık dokunmalıdır.

e) Malın pazara gelmeden satın alınmasının, stokçuluğun, belli şekillerde simsarlığın, alma niyeti bulunmadan malın fiyatını arttırma veya eksiltmenin yasaklanması, Hz. Peygamber (s.a.)'in, malların fiyatlarını belirleme teklifini reddetmesi ile birlikte düşünülmelidir. Nitekim fıkıhçılar da böyle düşündükleri için yukarıda sayılan yasaklamaları yumuşatmış, birçok istisnalara yer vermişlerdir. Adil paylaşım, ictimai adalet ve kamu yararı ilkeleri ile özel menfaatin teşvik etkisi ve serbest piyasanın iyileştirici rekabete imkân verme özelliği bir arada düşünülmeli, tedbirler buna göre alınmalı, dengeyi bozmamalıdır.



Buradaki iki mavi çizgi arası içerik site editörünce konulmuştur ve rastgele çıkmaktadır. İçeriğini onayladığımız anlamına gelmez, dikkatli davranın.

 
Bu Kitapta: Önceki Başlık | Sonraki Başlık | İçindekiler | Kelime İndeksi |

Ana Sayfa | Hakkında | Makaleler | Kitaplar | Soru Konuları | Soru Listesi | Konuşmalar | Şiirler | Besteler | İndeks | Rastgele Oku | Yeniler | Geri Git | İleri Git



   


BULUNDUĞUNUZ SAYFAYI AŞAĞIDAKİ ARAÇLARLA KULLANABİLİRSİNİZ: