HayrettinKaraman.net
Mobil - Metin Versiyonu

[Facebook] - [Twitter] - [YouTube] - [instagram]

Ana Sayfa | Hakkında | Makaleler | Kitaplar | Soru Konuları | Soru Listesi | Konuşmalar | Şiirler | Besteler | İndeks | Rastgele Oku | Yeniler | Geri Git | İleri Git

Bu Kitapta: Önceki Başlık | Sonraki Başlık | İçindekiler | Kelime İndeksi |


Şeyhin Himmeti ve meleklerin kaçması

...Efendi tarikatına bağlı bir yakınım hac seyahatinde himmet istemiş, o da ona yardım etmiş. Direkt Allah'tan yardım istemek varken aracı kullanmak ne kadar doğru? Evde başörtüsüz dolaşınca (yabancı erkek olmasa da) melekler girmezmiş. Aydınlatırsanız çok sevinirim. Allah hayırlı, uzun ömürler versin...


Cevap:

Mümin bunaldığında, dara düştüğünde, kendisini çaresiz hissettiğinde Sonsuz Kudret Sahibi Allah'a sığınarak ondan yardım diler. Fatiha Suresi'nde bulunan ve devamlı okuduğumuz "Yalnız sana ibadet eder ve yalnız senden yardım dileriz" mealindeki âyet, manevi bir kaynaktan yardım dilenecekse bunun ancak Allah olabileceğini açıkça ifade etmektedir. Aslında maddi bir kaynaktan mesela güçlü, kudretli, zengin...kimselerden ihtiyaç halinde yardım dilediğimizde de onlardan gelen yardımın Allah'tan olduğunu bilmemiz, bu şuur içinde olmamız gerekir; çünkü onlara bu güç ve imkanı veren de Allah'tır, onların bize yardım etmelerine izin ve imkan veren de Allah'tır.
Bu konuda tartışılan mesele, "tevessül" kelimesiyle ifade edilen "Allah'ın yardımını dilerken araya vasıta koymaktır". Burada dikkat edilmesi gereken husus "Yardımın yalnızca Allah'tan geleceğidir"; eğer böyle değil de Allah'tan başka bir varlığın da, O'ndan bağımsız olarak kullara yardım edebileceğine inanırsak şirke düşmüş oluruz."Yardım, himmet, feyiz..." yalnızca Allah'tan gelir. Pekiyi bu yardımı dilerken "Ya Rabbi, filan kulunun (peygamberin, şeyhin, velînin...) başı, hatırı, nezdindeki yeri...için bana şunu ver, lütfet, şu dileğimi kabul buyur..." denirse bu şirk olur mu? Şirk olmazsa meşru mudur, faydası var mıdır?
Yardım Allah'tan dilendiğine; O'nun, verecekse araya vasıta koymadan da verebileceğine inandıktan sonra "dilekleri kabul etmesi için faydalıdır" inancı ile araya, O'nun sevdiğine inanılan birinin konması; yani "onun hatırı için" denmesi elbette ki şirk olmaz."Meşru mudur ve faydası var mıdır?" sorusunu ise İslam alimleri farklı şekillerde cevaplandırmışlardır. Bir gruba göre ölmüş bir kimseyi araya koymanın faydası yoktur, böyle bir uygulamanın sahih delili de bulunmadığı için meşru değildir. Diğer gruba göre Hz. Peygamber ve onun amcası Abbas vasıta kılınmak suretiyle Allah'a dua edilmiş, ondan yağmur istenmiştir. Diriler için caiz olan ölüler için de caiz olur; çünkü Allah'ın sevdiği kullar fani dünyadan ayrıldılar diye Allah katındaki itibar ve değerlerini yitirmezler.
Şeyhten himmet (yardım) istemek yukarıda açıklanan tevessül şeklinde olmuş ise bunun hükmünü açıklamış olduk. Böyle değil de doğrudan şeyhten bir şey istenmiş, mesela "bana şifa ver, derdime çare bul, beni şu sıkıntıdan kurtar..." denilmiş ise büyük hataya düşülmüş demektir, tövbe etmek ve bir daha yapmamak gerekir.
Bazı hadislerde "köpek ve kutsal sayılan resim ve heykelin bulunduğu evlere meleklerin girmeyeceği" ifade edilmiştir. Bir hadiste de, Hz. Aişe namahreme göre açık iken, Cebrail gelince Peygamberimiz'in ona örtünmesini söylediği zikredilmiştir. Bu son hadisi bütün meleklere ve bütün insanlara genellemek doğru değildir. Âyetleri ve hadisleri bir arada değerlendiren ve yorumlayan âlimler (fıkıhçılar, tefsirciler, hadis açıklayıcıları) kadınların kimlere karşı nerelerini açacakları ve nerelerini kapatacakları konusunda açık seçik bilgiler vermişlerdir. Buna göre bir kadının evinin içinde veya başka yerde yalnızca kocasına karşı açamayacağı bir yeri yoktur. Kocası dışında kalan bir kısım yakın akrabasının yanında da başını, kollarını, dizlerine kadar bacaklarını, gerdanını, göğsünü açması caizdir. "Caiz" demek (hükmü), "mekruh değil" de demektir. Eğer genel olarak melekler avret yerlerinin açılmasından rahatsız olsalardı ve bu yüzden de açılmaması Şâri tarafından istenseydi, bunu bildiren âyet ve hadis olsaydı yukarıdaki "caiz" hükmü verilmezdi.



Buradaki iki mavi çizgi arası içerik site editörünce konulmuştur ve rastgele çıkmaktadır. İçeriğini onayladığımız anlamına gelmez, dikkatli davranın.

 
Bu Kitapta: Önceki Başlık | Sonraki Başlık | İçindekiler | Kelime İndeksi |

Ana Sayfa | Hakkında | Makaleler | Kitaplar | Soru Konuları | Soru Listesi | Konuşmalar | Şiirler | Besteler | İndeks | Rastgele Oku | Yeniler | Geri Git | İleri Git



   


BULUNDUĞUNUZ SAYFAYI AŞAĞIDAKİ ARAÇLARLA KULLANABİLİRSİNİZ: