HayrettinKaraman.net
Mobil - Metin Versiyonu

[Facebook] - [Twitter] - [YouTube] - [instagram]

Ana Sayfa | Hakkında | Makaleler | Kitaplar | Soru Konuları | Soru Listesi | Konuşmalar | Şiirler | Besteler | İndeks | Rastgele Oku | Yeniler | Geri Git | İleri Git

Bu Kitapta: Önceki Başlık | Sonraki Başlık | İçindekiler |


Ramazan (27)
İslâm'ın Nişanları (6)
11. Hac ibâdeti:
Mekke'de hac ibâdeti ile ilgili mekânlar, bu ibâdet yapılırken giyilen elbiseler, icrâ edilen merâsimler ve ibâdet-fiiller aynı zamanda İslâmî sembollerdir; yalnız müslümanlara ve bütün müslümanlara aittir, onları tanıtır, tanıştırır, kaynaştırır. İhrama girmiş her ulustan müslümanlar hac ibâdetini yaparken "Rableri, dinleri, kıbleleri, ibâdet dilleri, Kitapları, Peygamberleri bir olan" büyük bir insan topluluğunun, muhteşem bir camianın bir ümmet teşkil edişini görürler ve yaşarlar. Orada insanların bir bütüne ait olduklarını hissetmeleri ve bu aidiyeti yaşamaları için alıp verdikleri selâm, namaza çağıran ezan, cemâat olup kıldıkları namaz, namazda dinlediklerdi tek Kur'ân, hepsinin birden yöneldiği tek kıble (Kâbe) ve hep birden saygı gösterdikleri aynı mukaddesler yeterli olmakta, dil ve alt kültür farkları bu birlik ve bütünlüğe zarar vermemektedir.

12. Peygamber sünneti:
Ahlâkı Kur'ân, yaşayışı ve davranışı en güzel örnek olan Fahr-i Kâinât'ın (s.a.v.) hem maddî, hem de manevî ve ruhânî hayatı müslümanlar için rehberdir, hayat programıdır. Müslümanlar O'nun izinden gidenlerin Allah sevgisine ulaşacaklarına, Allah rızâsı ile kucaklaşacaklarına inanırlar; bu sebeple sünnet-i seniyyeye (O'nun örnek davranışlarına) sarılırlar. Dünyanın neresine gitseniz, alt kültürleri farklı müslümanlarda ortak bir başka unsur olarak sünneti görür ve bulursunuz. Müslümanların kılık ve kıyâfetlerinden beşerî ilişkilerine, günlük hayat ve alışkanlıklarına kadar birçok alanda O'nun sünnetinin "ortak" izlerini farkedersiniz. Sünnetin birçok parçası ümmetin şiarı haline gelmiş, onun bir başka yapı taşını teşkil etmiştir.
Bütün bu şiarların ırkçılık ve Arapçılıkla hiçbir ilişkisi yoktur. İslâmî şiarların çoğu, İslâm öncesi Arapların inanç, âdet ve alışkanlıklarına aykırıdır, onları değiştirmiş, kavmiyeti aşan bir camianın sembolleri olarak yerlerini almıştır. Bunlar, "aralarında tanışma ve fazilette yarışma olsun diye küçük büyük sosyal guruplara ayrılmış insanlık camiasının müslüman kesimine ait" şiarlardır; bu câmiada üstünlük ölçüsü ahlâktır ve fazilettir, hiçbir kavmin diğeri üzerinde peşin üstünlüğü yoktur, üstünlük fazilet yarışında elde edilecek, onun da meyvesini bütün insanlık paylaşacaktır.


 


Buradaki iki mavi çizgi arası içerik site editörünce konulmuştur ve rastgele çıkmaktadır. İçeriğini onayladığımız anlamına gelmez, dikkatli davranın.

 
Bu Kitapta: Önceki Başlık | Sonraki Başlık | İçindekiler |

Ana Sayfa | Hakkında | Makaleler | Kitaplar | Soru Konuları | Soru Listesi | Konuşmalar | Şiirler | Besteler | İndeks | Rastgele Oku | Yeniler | Geri Git | İleri Git



   


BULUNDUĞUNUZ SAYFAYI AŞAĞIDAKİ ARAÇLARLA KULLANABİLİRSİNİZ: