HayrettinKaraman.net
Mobil - Metin Versiyonu

[Facebook] - [Twitter] - [YouTube] - [instagram]

Ana Sayfa | Hakkında | Makaleler | Kitaplar | Soru Konuları | Soru Listesi | Konuşmalar | Şiirler | Besteler | İndeks | Rastgele Oku | Yeniler | Geri Git | İleri Git

Bu Kitapta: Önceki Başlık | Sonraki Başlık | İçindekiler |


E- Kılıç kalkan ve mızrak oyunu:
Habeşistanlı müslümanların millî geleneğe dayanan mızrak oyunları ve raksları vardı. Zaman zaman bu gösteriyi yaparlardı. Hz. Ömer bir defasında bunu engellemek istemiş, Rasûlullah ona "bırak Ömer, oynasınlar" demiştir.
Hz. Âişe'ye bizzat Efendisi (s.a.v.) bu oyunu seyretmeyi teklif etmiş, onu ridasiyle örterek-mescidde icrâ edilen oyunu- Hz. Âişe usanıncaya kadar beraberce seyretmişlerdir. Rasûlullah (s.a.v.) "haydi Habeşliler! Gösterin kendinizi" diyerek onları teşvik etmiş41 ayrıca "eğlenceye düşkün genç kızların durumunu takdir edin, anlayış gösterin" buyurmuştur.42
Hadisler, bu ve benzeri oyunları, mescidlerde dahi oynamanın, kadınlarla birlikte seyretmenin caiz olduğunu, genç kız ve kadınları gereğinden fazla sıkmamak, baskı altında tutmamak, eğlence isteklerini anlayışla karşılamak gerektiğini göstermektedir.
Habeşlilerinkine benzer folklor eğlenceleri ve millî oyunlara kadınların katılmalarının caiz olduğunu gösteren rivayetler vardır. Bir bayram günü millî rakslarını icra eden bir Habeşli kadını gören Peygamberimiz (s.a.v.) Hz. Âişe'yi seyretmeye çağırmıştır.43
Rivayetlerden anlaşıldığına göre Resûl-i Ekrem'in müsâmaha gösterdiği eğlence bundan ibaret değildir. Hz. Âişe'nin çocukluk arkadaşlarıyle oyuncak oynamasına ve salıncakta sallanmasına da ses çıkarmamıştır.44

F- Güreş:
Hz. Peygamber (s.a.v.)'in teşvik ettiği spor ve eğlenceler arasında güreş de vardır. O zamanın sırtı yere gelmemiş pehlivanı Rukâne ile üç defa güreş tuttuğu ve yendiği rivayet edilmiştir.45



41. Buhârî, K. es-Salât, 69; el-Iydeyn, 25; Müslim, el-Iydeyn, 17, 21...
42. el-Kettânî, et-Terâtibu'l-İdâriyye, Beyrut tab'ı, C. II, e. 144; Buhârî, K. en-Nikâh 82.
43. el-Aynî, Umdetu'l-Qârî, C. III, s. 358. Bu cevazın düğün, bayram gibi günlere mahsus bulunduğu anlaşılmaktadır. Gösteriyi yapanın tesettüre riâyet etmesi, seyredenin şehvet duymaktan emin bulunması da şarttır.
44. Kettânî, ag. esr, s. 157.
45. Aynı eser, s. 157.



Buradaki iki mavi çizgi arası içerik site editörünce konulmuştur ve rastgele çıkmaktadır. İçeriğini onayladığımız anlamına gelmez, dikkatli davranın.

 
Bu Kitapta: Önceki Başlık | Sonraki Başlık | İçindekiler |

Ana Sayfa | Hakkında | Makaleler | Kitaplar | Soru Konuları | Soru Listesi | Konuşmalar | Şiirler | Besteler | İndeks | Rastgele Oku | Yeniler | Geri Git | İleri Git



   


BULUNDUĞUNUZ SAYFAYI AŞAĞIDAKİ ARAÇLARLA KULLANABİLİRSİNİZ: